Sayfalar

Cuma

Aynı adlı kitaptan sinemaya uyarlama sanrısı

Bu 'aynı' adlı kitaptan sinemaya uyarlama benim çocukluk dönemimi yiyip bitiren bir cümledir. 7-12 yaş arası dönem olabilir bahsettiğim dönem. Scartissue ne yani 7 yaşından beri sinemayı mı takip ediyosun bi siktir git allasen diyebilirsiniz. Ben de düşündüm bugün takip ediyormuşum zamanında. Bugün pek yakın değilim sinemaya. Aslında çocukluk dönemimde takip ettiğim sinema kültürü televizyonlardaki 'bu hafta sinemalarda şunlar var' programlarıdır. Ha işte takip ediyorum diyorum ya işte böyle takip ediyordum, ne sandınız film festivallerini mi gidicektim 7 yaşında amk. Ayrıca internette öyle yaygın değildi. Gördüğüm tek bilgisayar okuldaki müdürün bilgisayarıydı ya da ben gördüğüm o şeyi bilgisayar sanıyordum. Her neyse.

Ha işte anlatacağım şey  bahsettiğim 'bu hafta sinemalarda şunlar var' programlarıyla ilgili. O dönemlerde kitaplardan sinemaya aktarılan filmler için bilmem kimin aynı adlı romanından sinemaya uyarlanan bu film insanı bilmem nerelere götürüyor, bilmem kimin aynı adlı romanından sinemaya uyarlanan bu film orta çağ karanlığını anlatıyor vs vs. Ben de hiç yazar isimlerine dikkat etmedim ya da her seferinde unuttum ve ordaki aynı ismini kitabın ismi diye yıllar boyu algılayınca aklımda şöyle bir düşünce oluşmuş; 'lan adam ne kitap yazmış bütün filmler aynı adlı bi kitaptan çıkıyor' diye adamı içten içe tebrik ederdim. Hatta bazen okumak gerekir bunu diye düşünür, lan o kadar film çıkan kitabı yıllarca okusam da bitmez zaten boşver diyip siktir ederdim. Bu böyle geçip giderken, bir gün bu yanılgımı anlık bir kavramayla farkettim.  İlk zamanlar böyle fragman yayınlayan programlara denk geldiğimde o cümle geçince yazarların farklı olduğunu anlamaya başladım tabi, gün geçtikçe bu şirin salaklığımı unutmaya çalıştım ama bugün buraya yazacak kadar taze bu geniş anım. Hay anıma koyayım diyorum bazen, olmuyor. Er ya da geç  farkettiğim bu yanılgım, hala bahsi geçen cümle her geçtiğinde aklıma gelir, güler geçerim :)

Tam yazıyı bitirmiştim ki bu sanrıya düşme konusunda yalnız olmadığımı anladım...

Salı

seninki kaç cm?

Greenpeace'in ''seninki kaç cm'' kampanyasını yanlış anlayan genç, İstiklal Caddesi'ndeki Greenpeace gönüllülerine penisini gösterince çevredekiler tarafından linç edilmeye çalışıldı.

Peşin uyarı: Bu bir zaytung haberi değildir. Zaytung esin kaynağıdır.

Cuma

Sevgili Bilok

Ben bu kpss'yi...
Sevgili bilok evet anlatıyorum. Her şeyi anlatıyorum. Bir süredir  minikpitircik.blogspot.com'da yazıyordum. Herkese çeşitli yalanlar söyledim. Kimine kpss var dedim, kimine başım ağrıyor, kimine de bu gece olmaz dedim. Hep bi kandırmaca içinde geçti son birkaç ay. Sen burda benim herkesten bahsetmemi beklerken ben orda minikpitircikla yeni izleyicilere koşturuyordum. Ne sandın ?

Neyse ya, öyle bi blog yok lan yaparmıyıım öyle şey sana!  Bilindiği üzere blogun son hali kpss zulmü çeken bir insanın görüşlerini yansıtıyordu. Hatta bi ara lan arada soru moru da paylaşıp sağa sola reklam alsam, atanmaya bile gerek kalmaz diye düşündüm. Ama sadece düşündüm. Hangimiz böyle saçma şeyler düşünmüyoruz yani, hadi itiraf edin siz de.

Japonca yorumlarm. en spaminden.
Hayatım şuan kpss parantezine alınmış, her şey ona göre işlem görüyor içimdeki kara borsada. İnişli-çıkışlı bir psikoljim önemli kişilerin açıklamalarını bekliyor, bazense sert düşüşler yaşıyor. Ama kendi içimde hayallerime olan talep çok yüksek olduğu için bu arzı gerçekleştirecek maksimum performansı göstermem de farz oldu. Yani ben öyle düşünüyorum. Dolayısıyla, odaklandığım şeyler bloğun yükselme dönemine nazaran azalmış, azalmakla da kalmayıp var olan yazı yazma isteğime de uzaklardan sert vurmuştur. Ama böyle de kötü olduğunun farkına vardım. Yazmak o kadar da zor olmamalıydı benim için ki zaten çok da komplike şeylerden bahsetmiyordum. Neden zorlanayım amına koyim diye düşünürken evet evet ben orada hepimizden bahsetmeye devam etmeliyim dedim. Ha içinizde ee bize ne amk bundan diyenler mutlaka olmuştur. Bloğun sağ alt köşesine yerleştirdiğim küçük eklentiyle böyle diyenlerin hepsini tespit edebiliyorum. Ona göre, akıllı olun. 

Bundan sonra az ve öz yazabilirim, hatta zaytung tarzı sondakikaları burda paylaşabilirim, amacımız sosyal mesaj değil mi nihayetinde orda paylaşacağıma ilk burda paylaşırım hem bu benim de işime gelir.

Son olarak hergün bloga japonca yorum yapan spam makinesine  bir çift sözüm var. 性交しなさい!  Japonya'da blog mu kalmadı lan!

FARKEDENLER

etiket oldular

90's (1) Ahi evran üniversitesindeki garip buluş (1) alakasız etiket de yazma ya (1) Alev Dedegil (1) Anal dönem (1) anime pornla yetişen nesilden ne beklersin (1) arazekalılar (1) Aynı adlı kitap (1) ben bu deneyin mümkün olma ihtimalini sevdim (1) ben burada kendimden bahsettim (5) böyle nimet olmaz olsun (1) böyle yetenek mi olur amk. (1) Burger King (1) Cemali (1) Ceza (1) Çanakkale (1) çocuk eğitimi (1) çok ergenli bir yazı oldu ergenekondan aranmam umarım (1) Demokrasi-Teokrasi gidişatı (1) Deniz Baykal (1) Deniz Gezmiş (1) doğum günü (1) Dostluk (1) Dumansız hava sahası (1) Duş (1) duygu-mantık (1) duygulandımda duruldum (1) duyun sesimi lan (1) Efes'i zengin eden rektör (1) Eğitim (2) Emre Aydın (1) Ergenlik (1) erotik blog (2) esaret (1) eski sevgili (4) Eşitsizlik (1) eti puf (1) facebook (3) fahişe (1) Filistin (1) Flash tv (1) Gasilhane (1) Gay'em sizi incitmek değil (1) Gazze (1) gençlik (1) Greenpeace (1) Guthrie (1) hayat (1) herkesin tuttuğu kendine (1) hindistan (1) Hitler (1) İddaa (1) İnci (1) insan (1) İnsanlık (1) internet (1) İsmet İnönü (1) İsrail (1) İsrail'deki orman yangınına sevinen idiot (1) İstanbul (1) İzmir (2) Japonlara sesleniş (1) Kaddafi (1) kadın (1) Kalorifer Böceği (1) Kamal Kılıçdaroğlu gömlek bunalımı (1) Kanuni'yle konuştum dizinin gideri var dedi. (1) Kaset (1) kaybolmayan kanka istiyorum (1) Kıbrıs Şehitleri Caddesi (1) Kısa Sarkozy (1) korsan cd illegal download korsan kitap (1) korsan mp3 (1) kpss (3) kpss 2010 eğitim bilimleri (1) Kpss 2010 kopya skandalı (2) Lady Gaga (1) Libya Savaşı (1) markabeyinli olmak (1) Mehmet Pakdemirli (1) Mısır İsyanı (1) Mikrozeka (1) nasıl akademisyensiniz amk. (1) ne bitmez okulmuş amk. (1) neyleyim beni temsil edemeyen müşteri hizmetlerini (1) Nietzsche (1) Nutella hakkında da yazdım ya daha ne yazayım (1) Nükleer Enerji (1) oldu bittiye getirdim (1) Öğrenci evi (1) Öğretmenlik (1) Ölsünler bize mi ölüyorlar sanki diyen devlet (1) Ölüm sezonları (1) ÖSYM (1) Papi dansı (1) Pavlov (1) Pislik (1) Playstation (1) Profösör (1) pucca gibi nasıl yazılır (2) reklamverenler (2) Robot Dance (1) sana değil kardeşine (1) Schopenhauer (1) seyirciye oynadım (1) sıcak çok sıcak (1) sınavlar (1) Sigmund Freud (1) siktiri boktan modernite (3) Snorlax (1) Sosyallik (1) Su sorunu (1) şimdi bana kaybolan anahtarımı verseler (1) Tatminatör (1) Tayyip Erdoğan (1) Tecavüz yasası (1) Teknosa (1) Terör (1) Time out (1) tüketiciyi nasıl öpsek (1) Türkiye' de entellektüel anlayış (2) Twitter (2) UGG (2) Usb nargile (1) Vahit amk senin lan. (1) Yalan (1) yalancının mimi (1) Yavşak Erkekler (1) Yemekteyiz gay sorunsalı (1) yeni nesil (1) Yılmaz Özdil (1) yorrrumm gibi yorum. (1) Zeka (1)

counter map